Malatya, tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunuyor. Battalgazi ilçesi, Yeşilyurt ilçesi, Kale, Doğanşehir, Arapgir ve Kuluncak gibi farklı ilçeleriyle zengin bir turizm potansiyeline sahip olan Malatya, gezilecek yerler bakımından oldukça zengindir.
Battalgazi ilçesi, Malatya’nın tarihi merkezidir ve birçok tarihi yapısıyla ziyaretçilerini büyüler. Arslantepe Höyüğü de burada yer almaktadır ve Malatya’nın sembolü haline gelmiştir. Yeşilyurt ilçesinde ise doğal güzelliklerin yanı sıra, tarihi yapılar da ziyaretçileri beklemektedir. Özellikle Pütürge Şelalesi, doğanın güzelliklerini keşfetmek isteyenler için mükemmel bir seçenektir.
| Malatya’da Gezilecek Yerler | İlçe |
|---|---|
| Battalgazi | Battalgazi |
| Yeşilyurt | Yeşilyurt |
Kale, Malatya’nın merkezinde yer alan tarihi bir kale ve çevresiyle birlikte ziyaretçilerin dikkatini çekerken, Sultansuyu Çağlayanı da burada yer alan doğal bir su kaynağı ve şelale olarak doğal güzelliklerin keşfedilmesine olanak sağlıyor. Kale içerisinde yer alan Malatya Müzesi ise arkeolojik eserlerin sergilendiği bir müze olması açısından önem taşıyor.
Doğanşehir ilçesinde de tarihi ve doğal yerler bulunuyor. Yukarı Ören Yerleşimi, tarihi kalıntılarıyla Hitit dönemine ait güzellikleri keşfetmek isteyenlerin ilgi odağı haline gelirken, Göksun Göz Kanyonu da tarihi yapıların yanı sıra doğal güzelliklerin keşfedilmesine olanak sağlıyor.
Arapgir ilçesi ise tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle ziyaretçileri büyülüyor. Arapgir Kalesi, ilçenin sembolü haline gelirken, Zincirli Kümbet de Selçuklu dönemine ait yapıları keşfetmek isteyenlerin ilgisini çekmektedir.
Kuluncak ilçesinde de tarihi ve doğal turizm merkezleri bulunur. Battal Gazi Türbesi, ilçede bulunan tarihi yapılardan biri iken, Yedi Güzel Göleti de doğal güzellikleri keşfetmek isteyenler için uygun bir seçenektir.
| Malatya’da Gezilecek Yerler | İlçe |
|---|---|
| Kale | Malatya Merkez |
| Doğanşehir | Doğanşehir |
| Arapgir | Arapgir |
| Kuluncak | Kuluncak |
Malatya, farklı ilçeleriyle turizm açısından oldukça zengindir. Her ilçede tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve keşfedilecek yerleri ile ziyaretçileri beklemektedir.
Battalgazi
Battalgazi, Malatya’nın tarihi merkezidir ve birçok tarihi yapıyı barındırır. İlk olarak, Asur dönemine ait olan ve Malatya’nın sembolü haline gelen Aslantepe Höyüğü burada yer almaktadır. Bu höyük, Hitit, Asur ve Urartu dönemlerine ait kalıntıları içerir.
Battalgazi ayrıca, tarihi camileriyle de ünlüdür. Bunlardan en önemlisi, 1238 yılında Danişmendli Sultanı II. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından yaptırılan Battalgazi Camii’dir. Bu cami, Türk-İslam mimarisinin örneklerinden biridir. Yine Battalgazi’de yer alan Ulu Camii, Malatya’nın en eski camisi olup, 1273 yılında yapılmıştır.
Battalgazi’nin diğer tarihi yapıları arasında İnönü Caddesi’nde yer alan tarihi konaklar, Tahtbaşı Camii, Melik Sunullah Camii, Kale Camii ve eski belediye binası sayılabilir. Bu tarihi yapılar, Malatya’nın tarihi dokusunu yansıtmaktadır.
Ayrıca Battalgazi’de, tarihi mezarlıklar da bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi, Aşağı Malatya Mezarlığı’dır. İslam dönemi mezarları, doğal taş işlemeciliğinin güzel örneklerini sergiler.
Battalgazi’de yer alan tarihi yapılar, Malatya’nın kültür ve sanat hayatına da renk katar. Özellikle Battalgazi Müzesi’nde sergilenen arkeolojik ve etnografik eserler, Malatya’nın tarihini ve kültürünü yansıtmaktadır.
Battalgazi, Malatya’da gezilip görülecek tarihi birçok yapıyı içinde barındıran tarihi bir merkezdir. Bu nedenle, Malatya’ya gelen herkesin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir yerdir.
Yeşilyurt
Malatya’nın Yeşilyurt ilçesi, doğal güzellikleri ve tarihi yapılarıyla ziyaretçileri kendine hayran bırakıyor. İlçede bulunan Pütürge Şelalesi, doğaseverlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken yerlerden biridir. Şelalenin etrafında bulunan piknik alanları ve yürüyüş parkurları da ziyaretçilerin vakit geçirmesi için ideal yerlerdir.
Yeşilyurt aynı zamanda Aslantepe Höyüğü’ne ev sahipliği yapar. Malatya’nın sembolü haline gelen bu höyük, Hitit döneminden kalma tarihi kalıntılara ev sahipliği yapar. Ayrıca, Yeşilyurt ilçesinde yer alan Vakıflı Konağı da tarihi dokusu ile görenleri kendine hayran bırakıyor.
Doğal güzellikleri ve tarihi yapılarıyla öne çıkan Yeşilyurt’ta bir diğer önemli tarihi yapı ise Somuncu Baba Camii’dir. Osmanlı döneminden kalma bu cami, mimari açıdan oldukça etkileyici bir yapıdır.
Bunların yanı sıra, Yeşilyurt ilçesi Elazığ sınırına yakın bir konumda bulunduğundan, göl ve doğa turizmi açısından da oldukça zengin bir bölgedir. Göksun Göz Kanyonu, bölgenin en önemli doğal turizm merkezlerinden biridir. Ayrıca, Melik Gazi Türbesi ve Sızır Şelaleleri de Yeşilyurt’un ziyaret edilmesi gereken turistik yerler arasında yer almaktadır.
Yeşilyurt ilçesinin tarihi dokusunu da yansıtan yapılar arasında, Elazığ yolundaki tarihi kervansaray ve medreseler yer almaktadır. Bunların yanı sıra, ilçede yer alan Kömürhan Köprüsü de Osmanlı döneminden kalma önemli bir tarihi yapıdır.
Tarihi ve doğal güzellikleri bir arada sunan Yeşilyurt ilçesi, Malatya’nın gezilmesi gereken önemli turizm merkezlerinden biridir. Ziyaretçiler, doğa yürüyüşleri, tarihi kalıntıları keşfetmek ve bölgenin kültürünü tanımak için mutlaka bu bölgeyi ziyaret etmelidirler.
Pütürge Şelalesi
Pütürge Şelalesi, Malatya’nın doğal güzellikleri arasında yer alan eşsiz bir doğal harikadır. Yeşilyurt ilçesi sınırları içerisinde yer alan Pütürge Şelalesi, yeşilin her tonunun olduğu doğal ortamı ve serin suları ile ziyaretçilerini ağırlıyor.
Şelale, yüksekliği ve hacmi ile ziyaretçilerine muhteşem bir manzara sunuyor. Doğanın sunduğu bu güzellikleri keşfetmek isteyen ziyaretçiler, şelalenin çevresindeki doğal ormanlar arasında yürüyüş yapabilir veya köprülerin üzerinden şelaleye yakın bir konumda fotoğraf çekebilirler.
Şelalenin etrafındaki alanda piknik yapma imkanı da bulunmaktadır. Yemyeşil ağaçların gölgesinde, serin suların yanında sevdiklerinizle keyifli bir piknik yapabilirsiniz. Ayrıca, ziyaretçiler şelale bölgesindeki kafelerde yöresel lezzetleri tatma imkanı da bulabilirler.
Pütürge Şelalesi’nin ziyaretçilerine sunduğu en büyük avantajı, sessiz ve sakin bir ortamda doğanın huzurunu hissetmek mümkün olmasıdır. Ziyaretçiler burada stres atabilir, doğanın güzelliği içerisinde ruhlarını dinlendirebilirler.
Doğanın hediyesi olan Pütürge Şelalesi, tarihi ve doğal turizm merkezleri arasında kayda değer bir yere sahip. Tatilcilerin ve doğa tutkunlarının ilgi odağı olan şelale, görülmeye değer bir doğal harikadır.
Pütürge Şelalesi’ni ziyaret etmek isteyenler, Malatya’nın Yeşilyurt ilçesine ait Pütürge ilçesi yakınlarına gidebilirler. Buradan şelaleye kadar olan mesafe, doğa yürüyüşleri için daha da keyifli hale getiriyor.
Aslantepe
Malatya, tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış bir şehirdir. Bu uygarlıklardan biri de İÖ 3000 yılında kurulduğu sanılan Aslantepe Höyüğü’dür. Yaklaşık olarak 40 hektarlık bir alana yayılan höyük, Malatya’nın sembolü haline gelmiştir.
Höyük, doğal bir tepe üzerine kurulmuş ve zamanla onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. İlk yerleşimin Hititler tarafından yapıldığı düşünülmektedir. Aslantepe’deki buluntular arasında Hitit, Pers, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait kalıntılar bulunmaktadır.
Aslantepe Höyüğü’nün ziyaretçilere açık olan bölümlerinde Bizans dönemi kalesi, iki kilise, açık hava müzesi, restoran, piknik alanları ve halatlı koltuklar bulunmaktadır. Höyüğe yakın konumdaki Aslantepe Parkı ise ziyaretçilerin dinlenip piknik yapabilecekleri bir alan olarak tasarlanmıştır.
Aslantepe Höyüğü, Malatya’nın tarihi ve kültürel değerlerinden biridir ve ziyaret edilmesi gereken yerler arasında başta gelmektedir. Ayrıca, höyüğün çevresindeki yeşil alanlar ve piknik alanları ile birlikte doğal güzelliklerin de keşfedilmesi sağlanmaktadır.
Aslantepe’ye ulaşım, şehir merkezinden dolmuş ya da belediye otobüsleriyle sağlanabilir. Ziyaretçilerin höyüğü gezmek için en az birkaç saatlerini ayırmaları tavsiye edilir. Ayrıca, höyüğe giriş ücretlidir ve fiyatı oldukça uygundur.
Kale
Malatya’nın merkezinde yer alan Kale, şehrin en önemli turistik yerlerinden biridir. Kale, tarihi açıdan oldukça zengin bir yapısıyla ziyaretçilerini büyülemektedir. Günümüzde koruması altında olan Kale, Malatya’nın sembolü haline gelmiştir.
Kale’nin hemen yanında da doğal güzellikleriyle bir başka turistik yer olan Sultansuyu Çağlayanı bulunuyor. Sıcak yaz günlerinde serinlemek için ideal bir yer olan Sultansuyu Çağlayanı’nda doğayla iç içe huzurlu anlar yaşayabilirsiniz.
Kale, Malatya tarihinde önemli bir yer tutmaktadır. Selçuklu dönemine ait tarihi yapıları barındıran Kale’nin içinde Malatya Müzesi de yer almaktadır. Müzede, bölgenin arkeolojik ve etnografik eserleri sergilenmektedir.
Kale’nin çevresinde ise birçok tarihi yapıya rastlanmaktadır. İlginç mimarisiyle Seyir Terası, Malatya’nın en yüksek tepesi olan Cebel-i Reis, Ulu Camii ve Sultan Mosque gibi tarihi camiler Kale’nin çevresindeki diğer turistik yerler arasındadır.
Ayrıca, Malatya’nın meşhur köprüleri de Kale’nin çevresinde bulunuyor. Bunlardan en önemlisi olan Kasım Gürler Köprüsü, mimarisiyle büyük ilgi çekmektedir.
Malatya’ya yolunuz düştüğünde Kale’yi mutlaka ziyaret etmeniz gerekmektedir. Kale ve çevresindeki turistik yerler, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle sizi büyüleyecek. Eşsiz manzarası ve tarihi yapılarıyla Malatya’nın ruhunu keşfetmek için Kale’ye gitmekten etkilenmeyecek ve zevk alacaksınız.
Sultansuyu Çağlayanı
Malatya’nın tarihi merkezi Kale’nin hemen yanında bulunan Sultansuyu Çağlayanı, doğal güzelliğiyle ziyaretçilerine keyifli anlar yaşatıyor. Şehir merkezine yakın olmasından dolayı kolayca ulaşım sağlanabilen Sultansuyu Çağlayanı, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyen ziyaretçilerin tercih ettiği doğal bir turizm merkezi.
Doğal kaynak suyunun oluşturduğu bu şelale, ziyaretçilerini yapacakları yürüyüşler sırasında doğal ortamın güzelliğiyle karşı karşıya bırakıyor. Ayrıca, Sultansuyu Çağlayanı’nın suyu çeşitli hastalıklara iyi geldiği bilinmektedir. Şelale çevresinde ziyaretçilerin yararlanabileceği çeşme ve piknik alanları da bulunmaktadır.
Sultansuyu Çağlayanı, özellikle yaz aylarında ziyaretçi akınına uğramaktadır. Yaz sıcağında kendini doğanın serin sularına bırakmak isteyenlerin tercih ettiği bu doğal su kaynağı, serinlemek isteyenler için ideal bir yerdir.
| Adres: | Kale, Malatya |
| Telefon: | Belirtilmemiş |
| Web Sitesi: | Belirtilmemiş |
Malatya gezinizde doğal güzelliklerle dolu Sultansuyu Çağlayanı’nı ziyaret etmenizi öneririz. Doğal su kaynağının sağlığa faydaları ve doğal güzellikleriyle keyifli bir gün geçirmenizi sağlayacak bu doğal turizm merkezi, gezinizin unutulmaz anıları arasında yer alacaktır.
Malatya Müzesi
Malatya Müzesi, Kale içerisinde yer alan ve arkeolojik ile etnografik eserlerin sergilendiği bir müzedir. Müze içerisinde yaklaşık olarak 30 bin adet arkeolojik ve etnografik eser bulunmaktadır. Bu eserler arasında M.Ö. 5000’lere kadar uzanan dönemlerden kalma eserler de bulunmaktadır.
Müze, 1937 yılında Arkeoloji ve Etnografya Müzesi adıyla açılmıştır. Daha sonradan 1964 yılında Malatya Müzesi olarak yeniden açılmıştır. Müzenin tarihi kalıntılar bölümünde M.Ö. 3900 yıllarından başlayarak Erken Tunç Çağı’ndan Osmanlı dönemine kadar birçok tarihi kalıntılar sergilenmektedir.
Malatya Müzesi’nin tarihi kalıntılar bölümünde, Asur, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait birçok eser yer almaktadır. İlginç bir şekilde, Roma dönemine ait olan kalp damarını temsil eden taş eser küçük bir kalp şeklindedir.
Müzenin benzersiz bir koleksiyonu olan etnografik bölümünde ise, Malatya bölgesine özgü dini ve geleneksel kullanımlı eserler bulunmaktadır. Bu eserler arasında kilim, el dokuması halılar, gelin başlıkları, gümüş takılar ve kılıçlar yer almaktadır.
Müze içerisindeki sergi salonlarında ise açık havadan toplanan arkeolojik eserler, yazıtlar, kabartmalar, heykeller ve mozaikler yer almaktadır. Bu eserlerin çoğu tarihi kalıntılardan toplanmaktadır ve Malatya’nın zengin tarihi mirasını yansıtmaktadır.
Sonuç olarak, Malatya Müzesi, zengin tarihi ve kültürel birikimini yansıtan bir müzedir. Müze, ziyaretçilerine Malatya’nın tarihi ve kültürel geçmişini keşfetme fırsatı sunarken, ziyaretçilerin daha iyi bir anlayış ve takdirle Malatya’yı keşfetmelerine olanak tanımaktadır.
Doğanşehir
Malatya’nın güzel ilçelerinden biri olan Doğanşehir tarihi ve doğal güzelliklerle doludur. İlçe 2 bölümden oluşmaktadır: Kuzeydeki ovaya Arapgir Ovası denirken, güneydeki ovalara Kömürhan Ovası denir. İlçe, Malatya’ya 40 km mesafededir.
İlçenin en önemli turistik yerlerinden biri, tarihi Hitit dönemine ait kalıntıların bulunduğu Yukarı Ören yerleşimidir. Burada tarihi Hitit kalıntılarına ek olarak, ilçenin doğal güzellikleri de turistler tarafından ilgi görmektedir. Göksun Göz Kanyonu, İstanbul’u aratmayacak güzellikteki doğal kaynakları ve şelaleleriyle ziyaretçilere keyifli bir gezi sunmaktadır.
Bunun yanı sıra, ilçenin Kömürhan Mahallesi’nde bulunan tarih kokan tarihi bir cami ve mezarlığı olan Zarzavat Camii, ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir. Ayrıca, Aslantepe Höyüğü de ilçenin sembolü haline gelmiştir. Yüzyıllar öncesinde Urartular tarafından kurulan bu höyük, Doğanşehir’in tarihini yansıtmak ve ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.
Doğanşehir’deki diğer tarihi turistik yerler arasında, önemli eserlere sahip olan Andırın Köprüsü de yer almaktadır. Sakarya Nehri üzerinde bulunan bu köprü, 725 metre uzunluğuyla Türkiye’nin en büyük köprülerinden biridir.
Doğanşehir’de görülmeye değer bir diğer turistik yer de Yemişli Köyü yakınlarında yer alan Turan Kalesi’dir. Kalenin bulunduğu bölge, tarihi kalıntılar açısından oldukça zengindir. Ziyaretçiler bu bölgede tarih gezileri yapabilirler.
Doğanşehir’deki tarihi eserlerin yanı sıra, ilçede doğal güzellikler de mevcuttur. Özellikle, Yakınca Mevkii’nde bulunan doğal güzellikleriyle ünlü Yedi Gözel Göleti, ziyaretçilerin ilgisini çeken yerlerden biridir. Denizden 2000 metre yükseklikte yer alan bu göletler, yerli halk tarafından da revaçta olan doğal kamp alanlarıdır.
Yukarı Ören Yerleşimi
Yukarı Ören Yerleşimi, Malatya’nın Doğanşehir ilçesinde bulunan tarihi bir açık hava müzesidir. Burada, Hitit dönemine ait kalıntılar bulunmaktadır. Hititlerin Anadolu’da ilk yerleşimlerinden biri olan Yukarı Ören, ziyaretçilerine tarihi bir yolculuk sunmaktadır.
Müze, Hitit dönemine ait eserlerin yanı sıra Helenistik-Roma dönemine ait kalıntıları da barındırmaktadır. Ayrıca, tamamen restore edilmiş bir Hitit evi, Hitit gelenekleri ve yaşam şekillerini göstermektedir. Ziyaretçiler, burada Hititlilerin günlük yaşantılarına ilişkin birçok bilgi edinebilirler.
Yukarı Ören Yerleşimi’nin en önemli yapılarından biri, Hititler döneminde bir tapınak olarak kullanılan açık hava yeridir. Tapınağın yanı sıra, Hititler döneminden kalma heykeller ve kabartmalar da burada sergilenmektedir.
Yerleşimdeki diğer yapılar arasında Hititliler tarafından kullanılan su kaynakları, korunmuş tarım alanları ve demircilik atölyeleri yer almaktadır. Bu alanların tarihi önemi, Hitit Dönemi’nde Anadolu’da ne kadar gelişmiş bir medeniyetin var olduğunu göstermektedir.
Yukarı Ören Yerleşimi, tarih seven ziyaretçiler için ideal bir turistik yerdir. Burada, tarihi yapıların ve kalıntıların yanı sıra, Hitit dönemine özgü kültür ve yaşam şekilleri hakkında bilgi edinme imkanı da bulunmaktadır.
Ziyaretçilerin, burada rahat bir yürüyüş yapmaları ve tarihi mimarileri ve kalıntıları keşfetmek için yeterli zaman ayırmaları önerilir. Yukarı Ören Yerleşimi, Malatya’nın tarihine ışık tutan önemli bir turistik yerdir ve tüm ziyaretçilerin keşfetmesi gereken bir yerdir.
Göksun Göz Kanyonu
Göksun Göz Kanyonu, Malatya’nın doğal güzellikleri arasında sayılan bir turizm merkezidir. Yaklaşık 10 kilometre uzunluğa sahip kanyon, Doğanşehir ile Göksun ilçeleri arasında yer alır ve Toros Dağları’nın güney eteklerinde yeşilliklerle doludur.
Göksun Göz Kanyonu’nda doğa tutkunları ve trekking severler için birçok aktivite yapmak mümkündür. Kanyonun doğal güzelliği, yürüyüş yapmak isteyenler için ideal bir ortam sunmaktadır. Zorlu parkurların yer aldığı kanyonda yer alan şelaleler, suların akış hızına göre şekillenen kayalıklar ve berrak sularda yaşayan balıklar kanyonda gezenleri büyüleyecektir.
Ayrıca, Goz Kanyonu’nda yer alan Göksunlu doğal guzellikler, kamp alanları, piknik alanları, restoranlar, çocuk oyun alanları, ve su sporları ile uğraşmak isteyenlerin tercih edebileceği birçok aktivite alanı sağlar.
| Aktiviteler | Ücreti |
|---|---|
| Doğa Yürüyüşü | Ücretsiz |
| Bisiklet Sürme | Ücretsiz |
| Su Aktiviteleri | Sabah 10 TL – Öğleden sonra 20 TL |
| Kamp Alanı Kiralama | Gecelik 40 TL |
Göksun Göz Kanyonu ziyaretçilerinin birçoğu, çevredeki güzellikleri keşfetmek için bir hafta sonu tatiline sahip olacak kadar tatil planlayabilirler. Doğa ile iç içe konaklama imkanı da sağlanan kanyonda, kamp yapmak isteyenler için kamp alanları da bulunmaktadır.
Malatya’nın doğal güzellikleriyle dolu yerlerinde, Göksun Göz Kanyonu tamamlayıcı bir turistik keşif duraklarından biridir. Hem doğası hem de aktiviteler ile dolu olan kanyon, Malatya’yı ziyaret edenler için mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir.
Arapgir
Arapgir, Malatya’nın tarihi ve turistik ilçelerinden biridir. Tarihi yapılarının yanı sıra doğal güzellikleriyle de ünlüdür. İlçe, özellikle tarihi kaleleri ve müzeleriyle ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunmaktadır.
Arapgir Kalesi, ilçenin sembolüdür. Hitit, Pers, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde yapılan ilave ve tamirlerle günümüze kadar gelmiştir. Kalenin çevresi, tarihi dokusunu koruyarak restore edilmiş sokaklarıyla ziyaretçilerini beklemektedir. Kaleye çıkarak ilçenin manzarasını seyretmek ise ayrı bir keyiftir.
Arapgir’deki tarihi yapıların bir diğeri Zincirli Kümbet’tir. Selçuklu dönemine ait bu yapı, şehir merkezinde bulunur. Kümbet, taş işçiliği ve süslemeleriyle dikkat çeker. Tarihi yapıları sevenler için mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir.
İlçede doğal güzellikler de mevcuttur. Bunlardan biri Dutluca Mağarası’dır. 44 metrelik giriş ağzı ve 2.000 metrelik iç kısmıyla oldukça büyük bir mağaradır. İçinde su kaynakları, sarkıt ve dikitler bulunur. Mağarayı gezebilmek için Arapgir Belediyesi’nden izin alınması gerekmektedir.
Arapgir’in doğal güzelliklerinden bir diğeri ise Türkiye’nin ilk milli parkı olan Harput Kalesi’ne yakın Alahan Vadisi’dir. 13. yüzyılda yapılan Alahan Manastırı, vadinin en ünlü yapısıdır. Doğa yürüyüşleri, piknik alanları ve kamp imkanlarıyla gezginleri mutlu eden bu alan, Arapgir’in keşfedilmeyi bekleyen güzelliklerinden biridir.
Arapgir’deki son tarihi yapılardan biri ise Türbe Mahallesi’nde bulunan Piryaz Mezarlığı’dır. Burası 13. yüzyılda inşa edilmiştir. Dini önem taşıyan bu mezarlıkta türbeler, dikilitaşlar ve lahitler bulunur. Tarihi dokusunu koruyan Piryaz Mezarlığı, Arapgir’in kültürel zenginliğine katkı sağlar.
Arapgir, tarihi dokusu ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakacak bir ilçedir. Tarihi yapıları, müzeleri ve doğal güzellikleriyle tatilcilerin mutlaka ziyaret etmesi gereken yerlerdendir.
Arapgir Kalesi
Arapgir’in sembolü haline gelmiş olan Arapgir Kalesi, ilçe merkezinde yer almaktadır. Tarihi kalenin yapıldığı dönem hakkında kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, Bizans döneminde yapıldığı tahmin edilmektedir.
Kale, bir tepe üzerine yapılmış ve çevresi surlarla çevrilmiştir. İki ana kapısı bulunan kale, içerisinde birçok tarihi yapıyı da barındırmaktadır. Bunlar arasında kiliseler, hamamlar, mezarlar ve depolar yer almaktadır.
Kalenin en üst noktasına kadar tırmanış sağlanabilmekte, buradan Arapgir’in harika manzarası izlenebilmektedir. Kaleye çıkan ziyaretçiler, kalenin tarihine ilişkin bilgilendirici tabelalarla da karşılaşmaktadır.
Kale çevresindeki mezar taşları ve tarihi evler de oldukça dikkat çeken yapılar arasında yer almaktadır. Ziyaretçiler, kale yakınındaki çarşılarda keyifli bir alışveriş yapabilirler. Ayrıca, kalenin yakınında yer alan tarihi cami ve medreseler de ziyaret edilebilecek diğer önemli yerler arasındadır.
Zincirli Kümbet
Zincirli Kümbet, Malatya’nın Arapgir ilçesi merkezinde yer alan Selçuklu dönemine ait tarihi bir yapıdır. Kümbet kelimesi Türkçede mezar anlamına gelmektedir. Zincirli Kümbet, üst kısmında iki sıra ahşap desen girintisi yer alan zarif bir görünüme sahiptir.
Kare planlı olan Zincirli Kümbet, çevresi korumalı bir külah ile kaplanmıştır. Külahın üzerinde yer alan tuğla motifleri Türk-İslam mimarisinin güzel örneklerindendir. Ayrıca kümbetin içindeki freskler ve kabartmalar da ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir.
Zincirli Kümbet’in tarihi hakkında net bir bilgiye sahip olunmamakla birlikte, bazı kaynaklar buranın bir hanı (karavansaray) ya da önemli bir kişinin mezarı olabileceğini söylemektedir. Bunun yanı sıra buranın bir manastırın kalıntıları üzerine inşa edilmiş olabileceği de düşünülmektedir.
Zincirli Kümbet, Arapgir ilçesinde gezilecek yerler arasında en önemli tarihi yapılar arasındadır. İlçeye gelen turistlerin ziyaret edebileceği önemli turistik yerlerden biridir. Ayrıca, buradan çevredeki tarihi ve doğal güzellikleri keşfe çıkmak da oldukça keyiflidir.
Zincirli Kümbet’in yanı sıra, Arapgir’in sembolü haline gelen Arapgir Kalesi de ilçede ziyaret edilebilecek tarihi yerler arasındadır. Ayrıca, ilçenin etrafındaki doğal güzellikler, yeşillikler ve göletler de ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.
Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Malatya’nın tarihi mirası arasında yer alan Zincirli Kümbet, ziyaretçilerine görsel bir şölen sunmaktadır. Tarihi dokusu, zarif süslemeleri ve çevresindeki doğal güzellikler ile unutulmaz bir gezi deneyimi sunmaktadır.
Kuluncak
Doğu Anadolu Bölgesi’nin en turistik yerlerinden biri olan Kuluncak, tarihi ve doğal güzellikleri ile ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. İlçe, Malatya’nın kuzeybatısında yer alır ve geniş açık alanları, dağları ve ormanları ile dikkat çeker.
Kuluncak’ta bulunan Battal Gazi Türbesi, ilçenin en önemli tarihi yapılarından biridir. Türbenin yapılış tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, rivayete göre türbe, Battal Gazi’nin 740 yılında adak olarak yaptırdığı bir yapıdır. Türbenin mimari yapısı Selçuklu tarzındadır ve içerisinde Battal Gazi ve arkadaşlarının türbeleri bulunur.
Kuluncak ve Arguvan ilçeleri arasında yer alan Yedi Güzel Göleti, ilçenin doğal güzelliklerinden biridir. Muhteşem doğasıyla dikkat çeken göletlerin sayısı 7 olduğu için bu adı almıştır. Göletlerin oluşumu ise Fırat Nehri’nin sulama projesi nedeniyle yapay olarak yapılmasıyla gerçekleşmiştir. Yedi Güzel Göletleri’nin çevresinde yer alan doğa yürüyüşü rotaları ziyaretçiler için idealdir.
Yukarıdaki turistik yerlerin yanı sıra Kuluncak, yöresel lezzetleri, doğa turizmi faaliyetleri ve geleneksel el sanatları ile de ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Tatil planınız için Kuluncak’ı mutlaka ziyaret listesine eklemeyi unutmayın!
Battal Gazi Türbesi
Battal Gazi Türbesi, Malatya’nın Kuluncak ilçesinde ziyaretçilerini bekleyen tarihi bir yapıdır. Türbe, Battal Gazi adıyla anılan ve Hakkâri bölgesinde yaşamış bir İslam alimi olan Battal Gazi’ye adanmıştır. Türbenin yapım tarihi tam olarak bilinmese de Selçuklu dönemi eserleri arasında yer aldığı düşünülmektedir.
Türbenin içinde Battal Gazi’nin türbesi yer alır ve dışarıdan görülebilen birçok mimari özellik vardır. Türbenin girişindeki kapı üzerindeki yazıtlar, tarihi ve kültürel açıdan oldukça önemlidir. Ziyaretçiler, türbedeki Hacı Bektaş Veli ve Pir Sultan Abdal’ın yazılı olduğu kitabeleri de görebilirler.
Türbenin içinde, Battal Gazi’ye ait birçok efsane de anlatılır. Efsanelere göre Battal Gazi, ölümsüzlüğün sırrına erişerek sonsuz yaşama kavuşmuştur. Bu nedenle türbe, ziyaretçiler için dini ve tarihi önemi yanı sıra mistik bir aura taşımaktadır.
Türbenin çevresinde, tarihi ve doğal turizm yerleri de bulunmaktadır. Ziyaretçiler, gezintiye çıkarak çevredeki tarihi yapıları ve doğal güzellikleri keşfedebilirler. Battal Gazi Türbesi, Kuluncak ilçesinin en önemli ve en ziyaret edilen turistik yerlerinden biridir.
Sonuç olarak, Battal Gazi Türbesi, Malatya’nın tarihi ve kültürel mirasına katkı sağlayan önemli bir yapıdır. Ziyaretçiler, tarihi özellikleri yanı sıra mistik havası nedeniyle de türbe için ilgi göstermektedirler. Türbenin tarihi ve doğal çevresindeki turistik yerlerle birleşerek, bölgenin turizm potansiyelini arttırmaktadır.
Yedi Güzel Göleti
Kuluncak ve Arguvan ilçeleri arasında yer alan doğal güzelliklere sahip yedi gölet, Malatya’nın doğal turistik yerlerinden biridir. Göletler arasında yükseklik farkı olmasından dolayı, suların birbirine aktığı şelaleler de bulunmaktadır. Yedi Güzel Göleti’nin en büyük göleti olan Hacıhasan Göleti’nin çevresi piknik alanı olarak düzenlenmiştir.
Göletlerin adları ise; Hacıhasan, Değirmendere, Çiftlik, Akçatekir, Sarıçam, Doğanşar ve İnce Gölet olarak sıralanabilir. Yedi göletin hepsi doğal güzelliklere sahip olduğu için doğa yürüyüşleri, trekking, foto safari gibi aktiviteler için ideal yerlerdir.
Hacıhasan Göleti piknik alanı, Malatya merkeze 1 saat mesafede yer alır. Özellikle yaz aylarında ziyaret edilmesi önerilir. Piknik yapmak, balık tutmak, çadır kurmak veya karavan ile konaklamak için uygun olan Hacıhasan Göleti, Malatya’nın doğal güzellikleri arasında önemli bir yere sahiptir.
Yedi Güzel Göleti, ziyaretçilere sessiz ve huzurlu bir ortamda doğanın keyfini çıkarabilme imkanı sunmaktadır. Göletlerin bulunduğu alanlar, yemyeşil doğasıyla ziyaretçileri büyülemektedir. Suların berraklığı, havadaki temiz oksijen, kuşların uçuşu ve doğanın sesi ziyaretçilere unutulmaz anılar bırakmaktadır.
Malatya’nın diğer doğal keşfedilmeyi bekleyen yerleri gibi Yedi Güzel Göleti de ziyaretçilerin ihtiyacı olan doğal havayı, doğa yürüyüşü ve tarihi kalıntıların da yakınında sunuyor. Doğa sevenlerin ya da sessiz bir kaçamak yapmak isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken doğal güzelliklerden biridir.
Yedi Güzel Göleti’nin bulunduğu Kuluncak ilçesi, Malatya’nın doğal ve tarihi özelliklerini bir arada barındırdığı için ziyaretçilerin uğrak yerleri arasında yer almaktadır.
