Antalya tarihi yerleri

Antalya, Türkiye’nin güney sahilinde yer alan turizm açısından oldukça zengin bir şehirdir. Ancak Antalya’nın turistik özellikleri sadece kumsal ve denizle sınırlı değildir. Antalya, tarihi dokusuyla da oldukça zengin bir şehirdir. Antik kentler, tiyatrolar, limanlar ve birçok tarihi eser Antalya’da gezilebilecek yerlerin başında gelmektedir. Antalya’daki tarihi yerler hakkında bu gezi rehberimizde sizler için detaylı bilgiler sunacağız.

Antalya’nın tarihi yerleri, kaleiçi, Termessos, Pisidya bölgesi, Perge, Aspendos, Myra ve Demre, ve Side olarak sıralanabilir.

Kaleiçi, Antalya’nın merkezinde yer alan tarihi mahalledir. Roma ve Osmanlı izleri taşıyan bu bölgede evler, sokaklar ve kale kalıntıları sizi yüzyıllar öncesine götürür.

Termessos, Antalya şehir merkezine 34 km uzaklıkta, ormanlık bir alanda yer alan antik kent, doğal güzellikleri ve tiyatrosuyla dikkat çeker. Pisidya Bölgesi’nin başkenti olan Sagalassos kenti de Antalya’nın batısında yer alır ve antik dönemin mimari kalıntılarını bünyesinde barındırır.

Antik Tiyatro ve Agora, Antalya’nın tarihi mekanları arasında kesinlikle görülmesi gereken yerlerden biridir. MS 27’de inşa edilen tiyatro, dağın eteklerine konumlandırılmış ve yüzlerce yıl boyunca kullanılmıştır. Agora ise antik dönemde şehrin toplanma ve ticaret merkezi olarak kullanılmıştır ve günümüzde de kısmen ayakta kalmıştır.

Perge, Antalya’nın doğusunda yer alan antik kenttir. Birçok mimari harika ve savaş anıtlarıyla ziyaretçileri kendisine çekiyor. Aspendos ise Antalya’nın Serik ilçesi sınırları içinde yer alır ve 15 bin kişilik tiyatrosu ve at nalı planlı stadyumuyla ünlüdür. Bu antik kentteki Antik Tiyatro, MS 155’te inşa edilmiştir ve günümüzde hala kullanılan en iyi korunmuş Roma tiyatrosudur. Stadyum ise MS 2. yüzyılda inşa edilen ve yaklaşık 200 metre uzunluğunda olan, 30.000 kişilik kapasiteli bir yapıdır.

Myra ve Demre, Antalya’nın batısında yer alan antik kentlerdir. Likya bölgesinde yer almaları sebebiyle birçok dini yapıya ev sahipliği yaparlar. Myra, sinter terasları ve antik tiyatrosuyla ünlüdür. Aziz Nikolas’ın doğum yeri ve Likya’nın en önemli kentlerinden biridir. Demre ise Aziz Nikolas Kilisesi’yle ünlüdür ve Likya’nın önemli limanlarından biridir.

Side ise Manavgat ilçesi sınırları içinde yer alan antik kenttir. Deniz kıyısında yer aldığı için Roma ve Helenistik dönem mimarisi örnekleri sunar. Antik Tiyatro, MS 2. yüzyılda inşa edilmiş ve 20 bin kişilik kapasitesiyle dikkat çekmektedir. Antik Liman da Roma döneminde ticaretin merkezi olarak kullanılmış ve günümüzde hala faaliyette olan bir yerdir.

Kaleiçi

Antalya’nın merkezinde yer alan Kaleiçi, şehrin tarihi mahallesi olarak bilinir. Roma ve Osmanlı izleri taşıyan Kaleiçi, tarihi dokusuyla dikkat çeker. Gezginleri antik çağdan kalma sokakları, tarihi evleri, camileri ve kiliseleriyle zaman yolculuğuna çıkarır.

Kaleiçi’nde yürürken, tarihi dokusunun yanı sıra, modern zamanların nimetlerinden de faydalanabilirsiniz. Birbirinden özel restoranlarda Akdeniz mutfağının lezzetlerini keşfedebilirsiniz. Ayrıca hediyelik eşya satan dükkanlarda alışveriş yapabilirsiniz.

Kaleiçi aynı zamanda Antalya’nın turistik yerleri arasında en çok ziyaret edilen yerlerden biridir. Antalya’yı ziyaret eden turistler, Kaleiçi’ni ziyaret ettiklerinde, tarihi dokusunun ve mimari özelliklerinin yanı sıra, deniz manzarasının güzelliği karşısında büyülenebilirler.

Kaleiçi’nin sokakları dar ve labirent gibidir. Sıcak yaz günlerinde, dar sokaklar serin kalır ve geleneksel evlerin bahçelerindeki çiçek kokusu ortamı ferahlatır. Kaleiçi’nde birçok turistik konaklama tesisi bulunur. Antalya’yı gezmek için tam bir atmosfer sağlayan Kaleiçi, muhteşem mimarisi, tarihi dokusu ve güzel bahçeleriyle ziyaretçileri kendisine çeker.

Kaleiçi’nin birçok tarihi eseri arasında Antalya Kalesi bulunur. Bu kale, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılmıştır ve şehri korumak için kullanılmıştır. Kale, günümüze kadar iyi korunmuştur ve ziyaretçilerin görülmeye değer yerlerinden biridir.

Kısacası, Antalya’nın tarihi dokusunu keşfetmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken yerlerden biri Kaleiçi’dir. Her bir ev, sokak ve yapı tarihi bir hikaye ile ziyaretçileri bekliyor. Antalya kalelerinin en güzellerinden biri olan Kaleiçi, mimari özellikleri ve tarihi kalıntılarıyla görülmesi gereken bir yerdir.

Termessos

Antalya’nın doğusunda yer alan Termessos antik kenti, şehir merkezine yaklaşık 34 km mesafede, ormanlık bir alanda bulunmaktadır. Bu antik kent, doğal güzellikleri ve tiyatrosuyla dikkat çekiyor.

Bu antik kentin en önemli özelliği, Helenistik dönemde yapılmış olan tiyatrosudur. Tiyatronun oturma kapasitesi, yaklaşık olarak 4200 kişi kapasitelidir. Termessos antik kenti, ayrıca Zeus Tapınağı, su kanalları, agora ve Roma hamamı gibi diğer mimari yapıları ile de ziyaretçilerini etkilemektedir.

Termessos antik kentinin doğal güzellikleri de oldukça ilgi çekicidir. Antik şehrin etrafını saran yüksek dağlar ve dağların yamacındaki kanyonlar, ziyaretçileri büyülemektedir. Bu nedenle Termessos antik kenti, sadece tarih meraklıları için değil, aynı zamanda doğa tutkunları için de bir cazibe merkezi haline gelmiştir.

Termessos antik kenti, aynı zamanda Sanitas Vadisi Milli Parkı’nın da içinde yer almaktadır. Bu park, Türkiye’nin en güzel milli parklarından biridir. Trekking ve dağcılık için harika bir alan olan milli park, aynı zamanda Termessos antik kentini ziyaret edenler için de harika bir fırsat sunmaktadır.

Bu antik kent, yüksek bir dağın tepesinde yer aldığından, buraya giden yollar oldukça dik ve zorlu olabilmektedir. Ancak zorlu yolculuk, günümüze kadar korunmuş olan bu antik kentin güzelliklerinin keşfi için kesinlikle değer.

Termessos antik kenti, Antalya’daki diğer tarihi yerlerle birlikte ziyaret edilmesi gereken duraklardan biridir. Antalya tatilinizde bu antik kentini ziyaret etmek, unutulmaz bir deneyim olacaktır.

Pisidya Bölgesi

Pisidya Bölgesi, Antalya’nın batısında yer alır ve Pisidya’nın başkenti olan Sagalassos kenti antik dönemin mimari kalıntılarını bünyesinde barındırır. Sagalassos, şehir kalıntıları ve diğer antik yapıların yanı sıra, Roma Dönemi’nden kalma tiyatrosu, stadyumu, hamamları ve agora’sı ile ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir.

Sagalassos sıradışı mimarisi, heykelleri ve freskleri nedeniyle öne çıkar. Biraz tırmanmanız gerekebilir, ancak şehrin en üst noktasındaki Manastır binası, Antalya’daki en güzel manzaralardan birine sahiptir.

Sagalassos, Türkiye’nin en iyi arkeolojik sit alanlarından biridir ve antik Pisidya bölgelerindeki en iyi korunan şehirdir. Konumu sebebiyle, Pisidya Bölgesi doğal bir güzellik sunar ve Sagalassos, Likya kıyısındaki antik kentler ve Pamukkale gibi diğer tarihi alanlarla birlikte, Türkiye’deki en ünlü turistik noktalardan biridir.

Antalya ziyaretinizde, Pisidya Bölgesi’ni kesinlikle ziyaret etmenizi öneririz. Sagalassos kenti, antik dönemin özellikle Romen ve Helenistik mimari kalıntılarını keşfetmek ve Türk tarihinin köklerine yolculuk yapmak isteyenler için ideal bir yerdir.

Antik Tiyatro

Antalya’nın tarihi yerleri arasında yer alan antik tiyatro, romalıların inşa ettiği önemli yapılar arasında yer almaktadır. Yapımı MS 27 yılına dayanan antik tiyatro, dağın eteklerine konumlandırılmış ve yüzlerce yıl boyunca kullanılmıştır.

Antalya’nın turistik cazibe merkezlerinden biri olan antik tiyatro, yaklaşık olarak 20.000 kişi kapasiteli bir yapıdır. Döneminin en büyük yapısı olarak kabul edilen tiyatro, imparatorluk döneminde çok sayıda seyirciye ev sahipliği yapmıştır.

Tiyatro, Hellenistik ve Roma mimarisini yansıtır ve benzersiz bir yapıya sahiptir. Geniş sahnesi, çağdaş tiyatroların sahneleme sistemlerine ilham kaynağı olmuştur. Turistlerin ilgisini çeken antik tiyatrolar arasında en iyi korunabilen yapılarından biridir.

Antalya’daki tarihi kalıntılar arasında yer alan antik tiyatro, muhteşem bir manzaraya sahiptir. Ziyaretçiler bölgenin tarihi hakkında bilgi edinebilirler ve etkileyici mimari özellikleri keşfedebilirler.

Tarihi tiyatro, Antalya’nın en önemli turistik cazibe merkezlerinden biridir. Romalıların bu önemli yapıyı inşa etmeleri, büyüleyici bir mimari özelliklerinin olmasından kaynaklanır ve turistler tarafından sıklıkla ziyaret edilir.

Antik tiyatro, konser ve etkinliklerin yanı sıra bugün hala düzenli olarak sunulan festivaller için de kullanılır. Bölgede antik tiyatro ziyaretleri popüler bir turistik aktivitedir ve unutulmayacak anılar sunar.

Agora

Antalya’nın Kaleiçi bölgesinde, antik dönemde şehrin toplanma ve ticaret merkezi olarak kullanılan agora, günümüzde de kısmen ayakta kalmıştır. Kentin yaşamının merkezi olan agora, Roma İmparatorluğu’nun en önemli ticaret merkezlerinden biri olarak da bilinir. Agora, geniş bir alanı kaplar ve bu alanda konumlandırılan yapıların birçoğu hala ayakta kalma mücadelesi vermektedir. Agora içinde sütunlar, çeşmeler, meydanlar, dükkanlar ve bazı yapı kalıntıları bulunmaktadır.

Antalya’nın tarihi ve kültürel dokusunu yansıtan bu bölge, turistler için önemli bir cazibe merkezidir. Tarihi yapıların birçoğu restore edilmiş ve turistlerin ziyaretine açılmıştır. Agora’nın yakınındaki sokaklar, antik dönemde olduğu gibi dar ve taş döşeli olup, tarihin izlerini taşımaktadır.

Antalya’daki diğer antik kentler gibi agora’nın ziyaret edilmesi de zenginliklerle dolu tarihin izlerini takip etmek isteyen turistler için oldukça mümkündür. Agora’nın her bir köşesinde tarihin izlerini aramak ve bu izleri takip etmek, zengin bir deneyim sunar. Bölgede gezinti yapmak, yürümek ve çevrenin tadını çıkarmak için en ideal aktivitelerden biridir.

Bunların yanında, antik yapıların korunması için müze, restorasyon, ve koruma çalışmalarının da devam ettiği bilinmektedir. Agora gibi tarihi yapılarda yapılan restorasyon çalışmaları, yapıların orijinal hallerindeki ihtişamlarını turistlere sunmaktadır. Ziyaretçiler yürürken, tarihle bütünleşen bir atmosferde zamanın durduğunu hissedebilirler.

Sonuç olarak, Antalya’nın tarihi yerleri arasında yer alan agora; tarih, mimari, sanat gibi birçok alanda zenginlikler sunmaktadır. Antalya seyahatinde agenda-listenin en başında yer alan yerlerden biri olarak yerini almaktadır.

Perge

Antalya’nın doğusunda yer alan Perge Antik Kenti, doğal güzellikleri ve tarihi kalıntılarıyla ziyaretçilerine benzersiz bir gezi deneyimi sunar. Kentin tarihçesi MÖ 1000’lere kadar uzanır ve zaman içinde Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde önemli bir ticaret merkezine dönüşmüştür.

Kentin en önemli yapıları arasında, 240 metre uzunluğunda olan ana caddenin ortasında yer alan Nehir Kapısı, Roma döneminin en iyi korunmuş anıtsal kapılarından biridir. Ayrıca, tarihi kalıntılar arasında yer alan, sütunlu cadde ve agora, şehrin ticaret bölgesinde bulunur. Agora, Pergeliler için toplanma yeri idi ve antik dönemde şehrin merkezi noktasında bulunurdu.

Perge Antik Kenti, mimari açıdan da oldukça zengindir. Roma dönemine ait hamamlar, stadyum, tiyatro ve agora, kentin ziyaretçilerine farklı bir mimari döneme ait farklı harika yapılar sunar. Perge’deki tiyatro ise yaklaşık 15 bin kişilik kapasitesi ile oldukça büyük bir tiyatrodur.

Ayrıca, Perge Antik Kenti ziyaretçilere Roma dönemine ait en iyi korunmuş surlardan birini de sunar. Surlar, şehrin savunması için yapılmış ve günümüze kadar kalan iyi bir örnektir. Kent, aynı zamanda savaş anıtları ile de ünlüdür. Anıtlar, Perge’nin Roma dönemindeki askeri gücünü ve başarılarını yansıtmaktadır. Bunlar arasında, Alexander Savaşı Anıtı ve İki Kule Anıtı öne çıkmaktadır.

Ziyaretçiler, Perge Antik Kenti’ni gezerken, buranın tarih ve mimarisi ile ilgili birçok bilgi edinebilirler. Ayrıca, kentin doğal güzellikleri arasında yer alan nehir ve ormanlarını keşfedebilirler. Bu nedenle, Perge Antik Kenti, Antalya’daki tarihi ve turistik yerler arasında ziyaret edilmesi gereken önemli bir yerdir.

Aspendos

Antalya’nın Serik ilçesi sınırları içinde yer alan Aspendos antik kenti, dünyanın en önemli antik tiyatrolarından biridir. 15 bin kişilik kapasitesiyle dikkat çeken tiyatrosu, günümüzde hala kullanılmaktadır. Ayrıca, Hellenistik ve Roma dönemine ait kalıntıları barındıran kentte, at nalı planlı stadyumu da yer almaktadır.

Aspendos Tiyatro’su, MS 2. yüzyılda inşa edilmiştir ve dünyanın en iyi korunmuş Roma tiyatroları arasında yer almaktadır. Tiyatronun mimarisi, sadece akustiği için değil, aynı zamanda görkemli dekoratif taş işçiliği için de takdir toplamaktadır. Günümüzde hala düzenli olarak konserler ve festival etkinlikleri için kullanılmaktadır.

Aspendos antik kenti ayrıca, yaklaşık 200 metre uzunluğunda ve 30.000 kişilik kapasitesiyle dikkat çeken at nalı planlı stadyumuyla ünlüdür. Stadyumun girişinde yer alan mozaik tasarımı, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Stadyum, Roma döneminde at yarışları için kullanılmıştır ve bugün de bazı etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır.

Aspendos antik kenti, tiyatrosu ve stadyumu kadar tarihi duvarları, hamamları, agorası ve sarnıçları ile de ziyaret edilmeye değerdir. Ayrıca, kentin yakınında yer alan Köprüpazarı Çarşısı, ziyaretçilerin alışveriş yapabileceği birkaç eski çarşıdan biridir.

Aspendos antik kenti, Türkiye’nin en önemli tarihi ve turistik yerlerinden biridir. Antalya’ya gelip de Aspendos’u ziyaret etmeden dönmek, büyük bir eksiklik olacaktır.

Antik Tiyatro

Antalya’nın Serik ilçesi sınırları içinde yer alan Aspendos Antik Tiyatrosu, MS 155 yılında inşa edilmiştir. Roma İmparatorluğu döneminde, yaklaşık olarak 15.000 kişilik kapasitesi ile Roma tiyatrolarının en büyüğü olarak inşa edilmiştir.

Bugün hala kullanılan ve en iyi korunmuş Roma tiyatrolarından biri olan Aspendos Antik Tiyatrosu, mimari açıdan son derece dikkat çekicidir. Tiyatroda herhangi bir mikrofonda yapılmayan performanslar, akustiğin mükemmelliği sayesinde kolaylıkla duyulabilir.

Aspendos Antik Tiyatrosu’nun mimarisi asimetrik bir yapıdadır ve uzunluğu kesintisiz bir şekilde yaklaşık olarak 315 metredir. Yan tarafında yer alan iki kuleyle alışılmadık şekli oyuncuların sahne için hazırlanma odasına girmesi için hizmet vermektedir.

Aspendos Antik Tiyatrosu’nun etrafındaki bölge çok sayıda ziyaretçiyi çekmektedir. Tiyatro, yakındaki Aspendos Antik Kenti’ne ev sahipliği yapar ve atlı tiyatro gösterilerinin yanı sıra birçok diğer etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır.

Aspendos Antik Tiyatrosu’nun mimarisi, geçmişteki yaşam tarzının kalıntılarının ve kültürünün bir parçasını yansıtır. Tiyatro dışındaki antik kent kalıntıları da ziyaretçilere ilham verecek niteliktedir.

Stadyum

Antalya’nın Serik ilçesi sınırları içinde yer alan Aspendos antik kentinde bulunan stadyum, Roma döneminde inşa edilmiştir ve günümüzde hala ayaktadır. MS 2. yüzyılda inşa edilen stadyum, yaklaşık 200 metre uzunluğunda ve 30.000 kişilik kapasitesiyle dikkat çekiyor.

Stadyum, oval bir yapıya sahiptir ve düz bir yüzeyle çevrilidir. Giriş, öğrenciler ve sporcuların geçmesi için ayrılmıştır. Tribünlerde, oturma yerleri için oyulmuş merdivenler yer almaktadır. Stadyum ayrıca, atletizm, güreş ve diğer sporlar için de kullanılmaktaydı.

Aspendos Stadyumu, zengin tarihi miraslarıyla Antalya’nın en önemli turistik mekanlarından biridir. Ziyaretçiler burada tarihle iç içe bir deneyim yaşayabilir ve antik dönem spor dallarının günümüze kadar ulaşan izlerini görebilirler.

Stadyum, Aspendos antik kentinde yer alan diğer önemli yapılarla birlikte, Roma ve Helenistik dönem mimarisi örneklerini sunar. Kendine has mimarisi, ziyaretçilerin antik dönemde yapılmış bu muhteşem yapıyı hayranlıkla izlemelerini sağlar.

Aspendos Stadyumu, Antalya ve çevresinde yapılmış en önemli Roma mimarisi örneklerinden biridir. Ziyaretçiler burada, antik dünyanın benzersiz bir eseriyle karşılaşarak, tarihsel dokularla dolu bir keşif yapabilirler.

Myra ve Demre

Myra ve Demre Gezisi

Antalya’nın batısında bulunan antik kentler Myra ve Demre, Likya bölgesinde yer alır ve birçok tarihi yapıya ev sahipliği yapar. Bu antik kentlerde gezinmek, binlerce yıl öncesine yolculuk yapmış hissini verir.

Myra:

Myra, sinter terasları, antik tiyatrosu ve anıtsal mezarları ile ünlüdür. Ayrıca Aziz Nikolas’ın doğum yeri olarak bilinir. Aziz Nikolas, tarihte Noel Baba olarak bilinir ve dünyanın dört bir yanındaki Hristiyanların sevgilisi olarak kabul edilir. Aziz Nikolas Kilisesi, Myra’da bulunur ve her yıl ziyaretçi akınına uğrar.

Demre:

Demre, Antalya’nın batısında deniz kıyısında yer alır ve Likya’nın önemli limanlarından biridir. Aziz Nikolas Kilisesi, Demre’de yer alır ve birçok Hristiyan için önemli bir hac merkezidir. Demre’deki bir diğer önemli yapı da antik tiyatrosudur. Bu tiyatro, doğal kayalara oyulmuştu ve 15 bin kişi kapasiteliydi.

Myra ve Demre, tarihte önemli bir yere sahip iki antik kenttir. Zengin tarihi ve mimari kalıntıları, her yıl binlerce turistin ziyaretine ev sahipliği yapar. Bu antik kentler hem tarihe meraklı olanlar hem de doğal güzelliklere hayran olanlar için ideal bir gezi rotasıdır.

Myra

Myra, Antalya’nın batısında yer alan antik bir kenttir ve Likya bölgesinde bulunmaktadır. Antik dönemde ticaret yolu üzerinde önemli bir kent olan Myra, günümüze kadar birçok antik kalıntıyı koruyarak gelmiştir.

Kentin en önemli özelliklerinden biri, sinter teraslarıyla ünlü olmasıdır. Sinter terasları, sıcak su kaynaklarının çevresinde oluşan kireç taşlarının çökelmesi sonucunda oluşur ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerin ilgisini çeker. Bunun yanı sıra, antik tiyatrosu da yine Myra’nın önemli yapılarından biridir. Tiyatro, Likya döneminde inşa edilmiştir ve ünlü azizlerden biri olan Aziz Nikolas’ın doğum yeridir.

Myra, Likya dönemi mimari kalıntılarına ev sahipliği yapar. Kentteki kalıntılar arasında antik liman, agora, hamam, stoa, gymnasium ve nekropol sayılabilir. Bunların yanı sıra, kentin etrafındaki kaya mezarları da ziyaretçilerin ilgisini çeker.

Myra, aynı zamanda Likya Birliği’nin en önemli kentlerinden biri olarak da bilinmektedir. Likya Birliği, MÖ 167 yılında kurulmuş ve Myra da bu birliğe başkentlik yapmıştır. Kent, Likya döneminde önemli bir ticaret merkeziyken, Roma döneminde de zenginleşmiştir.

Myra’nın tarihi ve doğal güzellikleri, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Kent, Antalya’da mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerler arasındadır.

Demre

Antalya’nın tarihi yerlerini keşfetmek isteyenler arasında yer alan Demre, Likya bölgesinde yer almaktadır. Demre, Aziz Nikolas Kilisesi ile ünlüdür. Kilise, hristiyan dünyasında oldukça saygın bir kişi olan Aziz Nikolas’ın doğum yeri olarak kabul edilmektedir. Halk arasındaki adı Noel Baba Kilisesi olarak da geçmektedir.

Demre, tarihi dokusuyla birçok turistin ilgisini çeken önemli bir limandı. Antik dönemde de çok sayıda geminin uğrak yeri olan liman, Roma İmparatorluğu döneminde de ticaretin merkezi olmuştur.

  • Antalya şehir merkezine 140 km uzaklıkta yer alan Demre, ziyaretçilerine heyecan verici bir turist deneyimi sunmaktadır. Kilise, antik yapılar ve Likya mimarisinin örneklerini görmek isteyenler için önemli bir durak halindedir.
  • Hristiyan Kültürünün önemli ismi Aziz Nikolas’ın anavatanı olan Demre, dinlerin izlerini taşıyan bir bölgedir. Birçok turist, kiliseyi ziyaret ederek İsa’nın doğumuna ait anılardan biri olan Aziz Nikolas’ın mezarını görmektedir.

Bunun yanı sıra, Demre aynı zamanda Likya bölgesinin önemli limanlarından biridir. Likya geleneğine göre denizin tanrıçası Leto’nun oğlu olan Apollo burada doğmuştur. Yine burada Dionysos Tapınağı ve Nerium Oleander adlı bölgenin milli çiçeği gibi pek çok tarihi yapı ve doğal güzellik bulunmaktadır.

Demre, tarihi zenginlikleri, doğal güzellikleri ve hristiyanlık kültürüyle ziyaretçilerine unutulmaz bir turizm deneyimi sunuyor. Noel Baba Kilisesi’nin de bulunduğu Demre, hristiyan dünyasının önemli bir mirasını barındırmaktadır.

Side

Antalya’nın Manavgat ilçesi sınırları içinde yer alan Side antik kenti, Akdeniz’e kıyısı olan bir yerleşim alanında bulunur. Roma ve Helenistik dönem mimarisi örnekleriyle ünlü olan Side, tarihi dokusu ve güzel plajlarıyla turistlerin ilgisini çekiyor.

Side’nin en yoğun ziyaretçi aldığı yapılarından biri Antik Tiyatro’dur. MS 2. yüzyılda inşa edilen ve 20 bin kişi kapasiteli tiyatro, şehrin en yüksek yerinde yer alır. Aslen Hellenistik dönemde yapıldığı, daha sonra ise Roma döneminde restore edildiği bilinmektedir. Bugün hala konserler ve etkinlikler için kullanılan tiyatro, Side Antik Kenti’nin en önemli simgelerinden biridir.

Side Antik Kenti’nin bir diğer önemli yapısı ise Antik Liman’dır. Tarihi liman, Roma döneminde ticaretin en yoğun olduğu yerlerden biriydi. Günümüze kadar kalabilen bu liman, deniz tarihi meraklılarının ve Antalya’da mavi turlar yapanların ilgisini çekmektedir. Yanında bulunan Antik Tiyatro ile birlikte liman, Side’nin muhteşem manzarasına eşlik eder.

İlginç bir detay olarak, Antik Liman’ın yanında Roma döneminden kalma bir anıt bulunmaktadır. Bu anıtın onarımı yapılmış ve etrafına güzel bahçeler yapılmıştır. Limanın hemen yanında denize bakan bir çay bahçesi de turistlerin uğrak yerlerinden biridir.

Bunların dışında, Side Antik Kenti’nde yer alan bir diğer mimari harika da Agora’dır. Agora, Roma döneminde şehrin ticaret ve toplantı merkeziydi. İhtişamlı yapısı, tamamen aslına uygun olarak restore edilerek bugün hala ziyaret edilebiliyor. Kentteki diğer yapılar arasında su kemerleri ve tapınaklar yer alıyor.

Side Antik Kenti, kültür turları için ideal bir yerdir. Doğal güzelliklerle dolu bir yerleşim alanında tarihi yapılarıyla birleştiren Side, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar.

Antik Tiyatro

Antalya’nın Side Antik Kenti’nde yer alan antik tiyatro, tam 20.000 kişilik kapasitesiyle oldukça etkileyici bir yapıdır. MS 2. yüzyılda inşa edilen tiyatro, Roma dönemine ait mimarinin güzel bir örneğidir. Taş bloklardan oluşan dizaynı ve mimarisi, antik dönemde gösteriler düzenlenen tiyatroların esintisini yansıtmaktadır.

Side Antik Tiyatro’sunda yapılan çoğu etkinlik açık havada düzenlenmektedir. Tiyatro, sahne, orkestra ve oturma bölümlerinden oluşmaktadır. Aynı zamanda tiyatro, 15.000 kişilik Alanya Kalesi eteklerindeki tiyatroyla birlikte Antalya’nın en büyük tiyatrolarından biridir.

Antik tiyatro zamanında gladyatör dövüşlerine ve diğer gösterilere ev sahipliği yapmıştır. Aynı zamanda kalıntılarının arasındaki güzel mimari yapılar, tiyatronun eski günlerine dair hayal kurmamıza yardımcı olacak kadar iyi korunmuştur.

Antalya’daki gezinizde Side Antik Tiyatro’ya mutlaka uğrayın. Binlerce insanın dramatik olaylar için şahitlik ettiği harika bir mekân.

Antik Liman

Antik Liman Roma İmparatorluğu döneminde Side Antik Kenti’nde ticaretin merkezi olan liman, günümüzde de kullanılmaktadır. Deniz kenarında konumlanan liman, tarihi dokusu ile ziyaretçilerine keyifli bir gezinti imkanı sunuyor. Limanın hemen yanında yer alan güzel restoranlarda yerel lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz.

Limanın yakınında yer alan Agora, sütunlu yolları, tapınak kompleksi, hamam ve kiliseleriyle oldukça etkileyici bir yapıdır. Agora, antik şehrin toplanma ve ticaret merkeziydi. Günümüzde burada yürümek ve tarihi yapının yüksek sütunlarını görmek gerçekten heyecan verici bir deneyim olabilir.

Limanın diğer bir meşhur yapısı ise Aziz Peter Kilisesi’dir. Aziz Peter Kilisesi, Side’deki en eski kilisedir ve Bizans dönemine kadar dayanmaktadır. Kilisenin Roma döneminden kalma bir bölümü de günümüze kadar gelebilmiştir.

Bunların yanı sıra, limanın yakınlarında bulunan Side Antik Tiyatrosu, Helenistik ve Roma dönemlerine ait mimari özellikleri ile öne çıkar. Tiyatro, 15 bin kişilik kapasitesi ile oldukça geniş bir izleyici kitlesini ağırlayabiliyor. Side Antik Limanı’nın zengin tarihi dokusu, antik çağa ilgi duyanlar için harika bir gezinti rotası olabilir.

Yorum yapın